ARDAHAN 'DA DEMOKRASi ve BARIŞ

Kayyum Politikası ve CHP’nin Demokrasi Dersi: Ardahan’da Özlenen Tablo

Türkiye’de demokrasi, her zaman kolay savunulmamış bir değer oldu. Bugün geldiğimiz noktada kayyum politikaları yalnızca halkın iradesini gasp eden uygulamalar olarak değil, aynı zamanda muhalefeti diri tutan ve bir araya getiren bir sınav olarak karşımıza çıkıyor. CHP’nin 22. Olağanüstü Kurultayı işte bu sınavın, hem hukuksal hem de siyasal alanda bir demokrasi dersine dönüştüğü tarihi bir gün olarak tarihe geçti.

Sandığa giden 917 delegenin 835’inin geçerli oy kullanması ve bu oyların tamamının mevcut lider Özgür Özel’e çıkması, CHP’nin yalnızca parti içi birliği değil, demokrasiye olan inancını da simgeliyor. Yüksek Seçim Kurulu engelinin kalkmasıyla tek aday olarak kurultaya giren Özel’in aldığı güven oyu, aslında kayyuma, darbeye, vesayete ve dayatmalara verilen güçlü bir cevaptı.

Bu süreçte Ardahan’dan yükselen görüntüler ise en az kurultayın kendisi kadar kıymetliydi. CHP Ardahan Milletvekili Özgür Erdem İncesu ile Belediye Başkanı Faruk Demir’in uzun süredir dillendirilen soğukluklarını bir kenara bırakıp aynı karede buluşmaları, yalnızca bir fotoğraf değil, özlenen bir toplumsal tabloydu. İncesu’nun “Kayyuma ve darbeye hayır” çıkışı ile Demir’in aynı çizgide mesajlar vermesi, Ardahan’da siyasetin yeniden uzlaşı zeminine dönebileceğinin göstergesi oldu.

Kurultayın bize gösterdiği gerçek şudur: Demokrasi yalnızca genel başkan seçmek değil, ortak değerlerde buluşabilmektir. Kayyum politikalarına karşı tek ses olabilmektir. Ardahan özelinde ise bu tablo, hemşehrilerimizin yerelde barış ve ortak akılla yönetilme beklentisinin sembolüdür.

Öneriler

1. Ardahan siyaseti, kişisel kırgınlıkların değil, ortak demokratik hedeflerin etrafında birleşmelidir.
2. Yerel yönetimlerde şeffaflık ve katılım esas alınmalı; kayyum ihtimaline zemin hazırlayan boşluklar ortadan kaldırılmalıdır.
3. Parti içi dayanışmanın fotoğraf karelerinde kalmaması, Ardahan halkına dokunan somut projelere dönüşmesi sağlanmalıdır.
4. CHP, kurultayda verdiği “demokrasi dersi”ni yerelde halkla buluşturmalı ve Ardahan’ı bir model kent haline getirecek vizyon ortaya koymalıdır.

Bugün yaşanan tabloyu yalnızca bir kurultay başarısı değil, geleceğe yazılan bir demokrasi manifestosu olarak görmek gerekir. Kayyuma ve darbeye “hayır” demek, aynı zamanda halka “evet” demektir. Ardahan’da özlenen de tam olarak budur.