Ardahan Haber Gazetesi Sahibi Özkan Karakaya'nın Ardahan'da ki eğitim durumu ile ilgili İl Milli Eğitim Müdürü Şemsettin Görgülü'ye yönelik yapmış olduğu eleştiriler neticesinde, İl Milli Eğitim Müdürü Şemsettin Görgülü'nün Özkan Karakaya'yı Ardahan Asliye Ceza Mahkemesi'ne 'Basın Yoluyla iftira, Basın Yolu ile Hakaret' ettiği gerekçesiyle şikayet etmişti.
Ardahan Asliye Ceza Mahkemesinde 2010/316 Dosya Numarasıyla görülen davada, 2011/82 Karar Numarasıyla 2010/1062 Cumhuriyet Savcılığın Esas Numarasıyla görülen dava sonuçlandı.
Ardahan İl Milli Eğitim Müdürü Şemsettin Görgülü'nün Gazeteci Özkan Karakaya'dan şikayetçi olduğunu ve cezalandırmasını talep ettiği davadan beraat ettiği öğrenilirken, Karakaya'nın beraat ettiği ve mahkemenin verdiği tarihi karar şöyle:
Demokratik toplumlar, temel hak ve özgürlüklere dayanan toplumlardır, bu tür toplumlarda devletin görevi temel hak ve özgürlükleri korumak ve geliştirmektir, temel hak ve özgürlükler arasında düşünce kanaati açıklama özgürlüğünün önemli bir yeri bulunmaktadır, bu özgürlüğün kullanılabilmesinin en önemli yollarından biriside basındır.
Geneli ilgilendiren ya da ilgilendirmesi gereken tüm olaylar hakkında halkı objektif ve gerçekleri yansıtacak biçimde aydınlatma , çeşitli sorunlar üzerinde kamu oyunu düşünmeye çağıracak tarzda tartışmalar açmak, onu toplumsal ve siyasal oluşumlar üzerinde doğru ve gerçeğe uygun bilgilerle donatmak, yöneticileri eleştirmek, uyarmak ve bu yöntemlerle denetlemek ayrıca içinde yaşadığı toplumun ve tüm insanlığın sorunları konusunda bireyi bilinçlendirmek durumunda olan basına bu ödevlerini yerine getirirken ihtiyaç duyacakları bir kısım haklarda tanınmıştır, bunlar; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama ve eser yaratma haklarıdır, bu haklar aynı zamanda hukuka uygunluk nedenlerini oluşturur, bilgiyi yayma eleştirme ve yorumlama haklarının kabulü için açıklama, eleştiri veya değer yargısı biçimindeki bilginin gerçek ve güncel olması, açıklanmasında kamunun ilgi ve yararının bulunması, açıklanış şekli ile konusu arasında düşünsel bir bağ bulunması, açıklamada ‘’küçültücü’’ sözlerin kullanılmaması gerekir.
Tüm bu açıklamalar kapsamında somut olayımıza dönecek olursak, basın özgürlüğünün belirli ölçülerde abartmayı, hatta kışkırtmaya başvurmayı da kapsadığı göz önüne alınarak dosya içerisindeki gazeteciye ait yazılar bir bütün halinde incelendiğinde eleştiri sınırları kapsamında kaldığı anlaşıldığından, sanık hakkında 5271 Sayılı Yasanın 223/2-a maddesi gereğince hakkında her iki suçtan beraat kararı verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulması yoluna gidilmiştir.
HÜKÜM//Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Her ne kadar sanık hakkında basın yoluyla iftira ve basın yoluyla hakaret suçlarından kamu davası açılmış ve sanığın 5237 Sayılı TCK’nın 125/1-a, 3-a, 4, 267/1,2. Maddeleri uyarınca cezalandırılması talep edilmiş ise de; yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması sebebiyle sanık hakkında 5271 Sayılı CMK’nın 223/2-a maddesi uyarınca sanığın BERAATİNE,
2-Yargılama giderlerinin kamu üzerinde bırakılmasına,
Dair, katılan vekilinin yüzüne karşı, diğer tarafların yokluğunda, iddia makamında C. Savcısı Yılmaz Çağlayan’ın huzuru ile talebe uygun tebliğden ve tefhimden itibaren 7 gün içerisinde mahkememize verilecek dilekçe veya zabıt katibine yapılacak başvurunun tutanağa geçirilmesi ile Yargıtay ‘da temyiz yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/04/2011
Konu hakkında bir açıklama yapan Gazeteci Özkan Karakaya, adalete tam güvendiğini ve verilen kararın önemine dikkat çekti.
Karakaya; "Bu karar benim olduğu kadar diğer gazeteci meslektaşlarımız içinde bir belge niteliği taşımaktadır. Bu karar tarihe ışık tutacaktır, amacımız sadece Ardahan'da yaşanılan sorunları dile getirmektir. Beraat ettiğimi için çok mutluyum, adalet yerini bulmuştur" dedi.