Konuşmasına başlarken Meclis Başkanı ve milletvekillerini selamlayan Kılıç, kendisinden önce konuşma yapan milletvekillerine AK Parti adına cevap verdi. Kılıç; Vahap Seçer’in vatandaşa verilen kredilerin dönüşünün olmadığı şeklindeki konuşması için; AK Parti’den önce Tarım ve Hayvancılığa verilen kredilerin dönüşüm oranını %37-38 iken şu anda bu kredilerin dönüşüm oranının % 98 olduğunu belirtti.
CHP milletvekili Kerim Özkan’ın konuşması için “Her cebinden bir tane hayvan çıkaran Kerimbey’in şapkasından da tavşan çıkaracağını beklediğini ifade eden Kılıç; Bunun gerekçesi olarak da, ‘bu gelenek birileri tarafından CHP’ye son günlerde yerleşmiş. Benim köylüm, benim çiftçim, benim vatandaşım’ diye Türkiye’nin son elli yılını heba eden Demirel’den ders aldıklarını bildiğini belirtti.
Türk çiftçisinin 13 milyar dolar ihracat, 4 milyar dolar ithalat yaptığını ifade eden Kılıç, hayvan sayısının 2002 yılına kadar düştüğünü ve bunun hayvan sayısı düşen diğer ülkeler arasında Türkiye’yi 1.sıraya çıkardığını kaydetti.
Kılıç ayrıca; 2002 yılından itibaren AK Parti politikalarıyla hayvan sayılarının artırıldığını rakamlarla dile getirdi. Konuşmasının sonlarına doğru dünyada ilk defa literatüre girmesi için Hayvanlar için gıda güvenliği cümlesini kullandı. Bunun genellikle insanlar için kullanıldığını söyleyen Kılıç, şu an da dünyada en önemli konulardan birisinin stratejik bir ürün haline gelmiş olan gıdanın arzında ki sürdürülebilir sıkıntısı olduğunu ve bunun gıda güvenliği olduğunu belirtti.
Şeyh Edebali’nin “insanı yaşat ki devlet yaşasın” sözünü anımsatarak bunu tarım ve hayvancılık noktasından bakıldığında “hayvanı yaşat ki insan yaşasın, insanı yaşat ki devlet yaşasın” şeklinde değiştiren Kılıç, konuşmasının devamında, Türkiye’de arz noktasında sıkıntılar olabileceğini ama rakamların 2002 yılından itibaren çok iyimser olduğundan bahsetti.
Prof. Dr. Yunus Kılıç konuşmasının son bölümünde, Türkiye’nin gözünü başa dikmiş bir ülke olarak iddialarının büyük olduğunu ve Türk insanına daha fazla tarımsal ve hayvansal ürün sağlama mecburiyeti olduğunu belirterek; “Bu noktada hala yeterli olduğumuz söylenemez. Kırmızı et üretme noktasında hala ciddi sıkıntılarımız bulunmaktadır. Ben bunu seçim bölgem olan Kars’ta uzun uzun anlattım. Kars bunu anladı, Kars köylüsü bunu anladı ve bu seçimde bizim oylarımız % 22 arttırarak beni buraya yolladı. Ve bu CHP ve MHP’yi Kars’ta seçim sandığına gömdüler.”şeklinde konuştu.
Kılıç’ın konuşmasının ardından, CHP Yalova Milletvekili Muharrem İnce söz isteyerek kürsüye çıktı. İnce, “Şapkadan tavşan çıkarma geride kaldı ama yumurtadan Ergenekon çıkaranları biliyoruz. Kerim Özkan, 9 yıldır milletvekili, şapkadan tavşan çıkarmaz ama tarımda sizi cebinizden çıkaracaktır.” diye konuştu.
Bu sözler üzerine tekrar söz alan Kılıç, “Çok yanlış bir ifade. Kerim Özkan sevdiğim bir ağabeyimiz, bir veteriner. Ben profesörüm. Binlerce veteriner hekim, laborant yetiştirdik. Kimsenin cebinden çıkmayacak kadar bilimsel bir altyapımız olduğu bilinmeli.” dedi.
Bunun üzerine Muharrem İnce, “Sayın Özkan, siyasetin profesörü, 9 yıldır siyasetçi, siz daha 9 ay olmadı.” diyerek cevap verdi.