İşsizlik!
Evet işsizlik gerçekten kötü bir durum. Korkutucu bir şey.
Borçları olanlar...
Başka insanlara taahhütleri olanlar...
Çocuklarına daha iyi eğitim verme çabası içinde olanlar için adeta bir yıkımdır işsizlik.
Ama dünyanın sonu değildir.
İşsizlik iyi bir şey değil ama Çinçin-Etlik dolmuşlarına geri dönmemek için ya da içilen kaliteli şarapları bir daha içemeyeceğim diye veya yaşadığım bol paralı yaşam biçiminden kopacağım diye işsizlikten korkulması pek de insani değil.
İnsan yükseldiği bir ekonomik durumdan daha geri bir ekonomik düzeye dönmek istemez.
Bu doğru. Ama bu durum kaçınılmaz olursa ne olacak?
Bir gün varlık içinde yüzerken bir gün kendini işsiz güçsüz, beş parasız bulabilirsin bu dünyada.
Böylesi hayatlarla her gün karşılaşmak mümkün. Kendini "Beyaz Türk" sınıfına alıştırmış birisi için işsizlik, parasızlık, geriye dönüş anlamına gelir.
Ama ben bilirim ki bir kapıyı kapatan Rabbim bir başka kapıyı açar.
Sıkıntılı günler bazen uzun sürebilir fakat geçicidir. Eğer varlıklı iken, güçlü iken, şerefsizce işler yapmamışsan...
Bile bile toplumun zararına çalışmamışsan...
İnsanları ağır ithamlarla incitmemişsen...
Eğer bir gazeteciysen attığın başlıklarla, yazdığın yazılarla toplumun bir kesimini diğerine düşman etmeye çalışmamışsan... Vesaire vesaire...
Daha alt bir düzeye düştüğünde korkmana gerek olmamalı diye düşünüyorum.
Böyle birisi düşse de diğerleri onun yeniden kalkması için elbirliği ederler. Kimse "İyi oldu şerefsize" demez arkanızdan.
Ama günün birinde... Eşekten düştüğünüzde...
Yavaş yavaş eski itibarınızı kaybetmeye başladığınızda...
Güçlü günleriniz sadece hatıralarınızda kaldığında...
Güçlü günlerinizde sizin tarafınızdan kırılmış, incinmiş, acı çektirilmiş insanlar karşınıza çıkıp size karşı "Vay şerefsiz" diye pankart açıyorsa...
Bu hayatta en çok korkmanız gereken şey Çinçin-Etlik dolmuşlarına geri dönmek ya da işsizlik olmamalıydı.
Bu hayatta en çok korkulması gereken şey günün birinde insanların sizin için de "Vay şerefsiz" diyebileceğini unutmadan çalışmak olmalıydı.