Ancak AKP ve çevrelerinden gelen tepkiler çok sert. Sürekli yalanlamalar yapılıyor, görünen o ki bu yayınlar iktidarın başını çok ağrıtacak.
Stratfor Amerikalı bir düşünce kuruluşu. Çeşitli ülkelerde ilişki kurulan kaynaklardan aldığı bilgileri analiz ediyor, o ülke ile ilgili raporlar düzenliyor ve arzu edenlere bunları satıyor.
Yapılan iş son derece yasal ve normal. Amerika’da ve başka ülkelerde benzer kuruluşlar var.
Buna karşı, özellikle Stratfor adı üzerinde son yıllarda ciddi spekülasyonlar yapılıyor. Çünkü iddialara göre Stratfor “gölge CIA” olarak anılıyor, CIA adına çeşitli ülkelerden istihbarat topluyor.
Bu yöntemin CIA’in işine geldiği ve hatta Stratfor’u maddi olarak da desteklediği söyleniyor. Çünkü, Stratfor özel bir kuruluş olduğu için CIA gibi yaptığı faaliyetler nedeniyle Temsilciler Meclisi ve Kongre denetiminde değil. CIA pek çok istihbarat faaliyetini “yasa dışı yöntemler” kullanarak sağladığı için eleştiriliyor ve ciddi bir siyasi baskı altında.
Ama bilgiler hiçbir sorumluluğu olmayan Stratfor’dan gelince CIA’in de rahatladığı belirtiliyor.
Stratfor’un istihbarat almak için yaptığı binlerce e-mail görüşmesi, merkeze aktarılan bilgi notları tıpkı ABD Dışişleri Bakanlığı yazışmaları gibi bir şekilde ele geçirildi ve şimdi dünya medyasında paylaşılıyor.
Yine WikiLeaks tarafından servis edilen bu mesaj ve bilgi notlarında Türkiye’nin de adı çok geçiyor. Başbakan’a iki yıl ömür biçilmesi, İş Bankası’nın Gülen cemaatine karşı olduğu, Suriye’ye karşı yaptırımlar konusunda Amerika’ya bazı sözler verildiği iddiaları bu Stratfor yazışmalarından ortaya çıktı.
Bunun da ötesinde Stratfor’un Türkiye’de haber kaynaklarına ciddi maaşlar ödediği, en önemli haber kaynağının Başbakan’ın önemli danışmanlarından biri ve Sabah Gazetesi’nin de Stratfor’la anlaşmalı medya kuruluşu olduğu, buradan gelen talimatlarla haber ve yorumlara yer verdiği de ileri sürülüyor.
Bütün bunlar iktidar kanadında ciddi rahatsızlık yaratıyor, çünkü iddialar iktidarın kamuoyundan sakladığı şeyler.
Peki, Stratfor yazışmalarındaki iddiaları doğru kabul edebilir miyiz?
Teknik olarak hayır, ama pratikte bilgilerin büyük çoğunluğunun doğru olduğu varsayılabilir.
Çünkü Stratfor bu bilgileri istihbarat amacıyla topluyor ve analizler yapıp raporlaştırdıktan sonra para karşılığında satıyor. Alınan bilgilerle hazırlanan raporların daha sonra yanlış çıkması şirketi zora sokar. O nedenle doğruluğundan emin olmadıkları bilgileri değerlendirmez ve satışa sunamazlar.
Bu elbette her bilginin doğru olduğu anlamına da gelmez. Ama raporları çok etkilemeyecek bazı yanlış bilgiler olması şirkete zarar vermez, tahmin ve analizlerde yanılma payı olarak değerlendirilir.
Şurası açık ki, Türkiye’de yalanlansa bile Stratfor yazışmalarındaki pek çok iddia, uluslararası arenada “doğru” kabul edileceği için iktidar bir süre sonra ciddi şekilde zora girecektir.
Can Ataklı(Gazeteci)