İşte Gazetemiz Editörleri ile Toprak’ın söyleyişi:
Ardahan Haber: Sayın Toprak sizi tanıyalım,
Mahmut Toprak: “1962 yılında Göle’de doğdum. 1984 de Refah Partisi Göle ilçe başkanlığı yaptım, 1995 de RP Ardahan 1. sıra milletvekili adayı oldum. 1996 da Refah Partisi Ardahan İl Başkanlığı, 1999-2004 Göle Belediye Başkanlığı yaptım ve Ak parti de siyasete devam ediyorum”
Ardahan Haber: Yaşadığımız toplum ve ilişkileri hakkında neler düşünüyorsunuz?
Mahmut Toprak: “Etken Toplumda Edilgen Olamazsınız!”
Yaşadığınız çevrede, oluşturduğunuz insani ilişkiler, hayat felsefeniz, yaşan biçiminiz, toplum tarafından çok iyi analiz ediliyor, insanlar artık daha iyi gözlemleyebiliyorlar. Bilgiye daha kolay yollardan ulaşılabiliyor. İnsanımız iletişim araçlarını çok daha etkin kullanmaya başladı. Böyle bir ortamda mülahazaların sürekli değişim içinde olması kaçınılmaz oluyor.
Bakıyorsunuz yaşam standartları yükseldikçe evinizin, iş yerinizin vizyonunu değiştiriyor, çocuğunuzun gideceği ortamları seçebiliyor, bilişim teknolojisini de kullanarak istediğiniz yayınları okuyabiliyorsunuz. Edilgen toplumdan etken topluma doğru ilerlerken, ne insanların ne de fikirlerin stabilize olmasını beklemek çok da mantıklı gelmiyor.
Bu bağlamda siz de topluma mal olmuş biri olarak bulunduğunuz yerden çeşitli mülahazalarda bulunuyor, yaşanan gelişmeleri yakinen takip ediyor ve de çeşitli kararlar alıyorsunuz.
Ardahan Haber: Siyasi yaşamınızda görevlere talip mi oldunuz, yoksa görevler size mi verildi?
Mahmut Toprak: “GÖREV İSTENMEZ, VERİLİR”
Siyasi geçmişim ve duruşum memleketimde çok iyi bilinmektedir. Amatör ve profosyonel anlamda siyasi partilerin çeşitli kademelerinde, kamuda hem idari hem de taşrada yine çeşitli görevlerde bulundum. İnsanlar bazen görev alırlar, bazen isterler, bazen de insanlara görev verilir. Ben insanların kendi yetenek, bilgi, birikimleriyle bir yerlere gelmesinden veya çeşitli görevler istemesinden asla rahatsız olmam, ancak bugüne gelene dek –kamu görevlerim hariç- bir makama talip olmadım, görevler teklif edildi ben de değerlendirdim..
Ardahan Haber: Niçin AK Parti de siyaset yapmayı düşündünüz?
Mahmut Toprak: “NEDEN AK PARTİ”
Hükümetin dış politikasına baktığınız zaman, yakın bir zamana kadar, bize Yunanistan’ın Bulgaristan’ın, İran’ın, Ermenistan’ın düşman gibi gösterilmesi ülkemizi dünya coğrafyasına hapsediyor, iyiden iyiye içe kapanmaya ulusallaşmaya sevkediyordu. Asrı saadette dünyanın dört bir yanına giden elçiler gibi, bugün ülkemin de dünyanın dört bir yanını dert edinmesi, bir Müslüman olarak tabi ki beni de mutlu etmektedir. Komşu ülkelerle yaşanan sıcak gelişmeler, İran’a Birleşmiş Milletlerde verilen destek ve dik duruş, Sebrenitsa katliamının konusundaki ülkemizin tavrı ve Afrika ile ilgili olumlu niyetler ve ilişkiler elbette takdir edilmelidir.
Yine içeride yapılan demokratikleşme hamleleri, referandum paketleri ve de hukuki gelişmeler, tarafımdan mülahaza edildi, yapılan teklifi bu bağlamda değerlendirdim.
Ardahan Haber: “12 Eylülde yapılacak Referandum ile ilgili nasıl bir sonuç bekliyorsunuz?
Mahmut Toprak: “REFERANDUM
12 Eylül’ün kısmi, 28 Şubat’ın birinci derece yaşayan mağduru olmam hasebiyle, referandum sürecini çok büyük bir fırsat olarak değerlendiriyorum. İnanıyorum ki sadece mağdur olanlar ve etkilediği çevrenin bu fırsata evet demesi, bu sürecin hayırlı bir neticeyle sonuçlanmasına yetecektir. Ülkesinin gerektiği hukuk normlarına sahip olmasını, ileri demokrasiye geçmesini, sadece üstünlerin hukukunun olmadığı bir devlet olması niyeti taşıyan herkesin, eminim mağdur olmayı beklemeden, 12 Eylül halk oylamasında “evet” diyecektir.
Ardahan Haber: Siyasi bir kimliğiniz var, eleştiriye açık mısınız?
Mahmut Toprak: “ELEŞTİRİ SİYASETİ OLGUNLAŞTIRIR”
Hayatın veya siyasetin neresinde olursanız olun, eleştirmek ve eleştirilmek, her iki muhatabın yararınadır aslında. Sabah işimde, akşam evimde, sadece bireysel rahatımı düşünürüm diyen birisi ile “her koyun kendi bacağından ASILMAZ” diyen birisi mukayese edildiğinde, dünyanın herhangi bir yerindeki yangından dolayı bir başka yerinde terleyen birisi için, elbette ikincisi daha değerlidir. Bu arada asıl problem eleştiri kültürünün istenilen seviyeye asla ulaşamamış olmasının vermiş olduğu rahatsızlıktır.
Eleştirmek tabiri caizse her babayiğidin karı değildir, bir kabiliyet, bir yeterlilik ve de bir birikimin sonucudur. Aynı şekilde eleştirilenin vermiş olduğu tepki de bu bağlamda değerlendirilmelidir.
Yukarıda mezkur meziyetlerden yoksun olan eleştirleri, sessizlik ile karşılamakla beraber, bizi ve de bulunduğumuz kurumu olgunlaştıracağını düşündüğüm, muhatabımı hem maddi hem de psikolojik anlamda karşılayan her türlü eleştiriye de açık olduğumu vurgulamak istiyorum.
Ardahan Haber: Sayın Toprak, bize zaman ayırdığınız için Ardahan Haber Gazetesi olarak teşekkür eder, bundan sonraki çalışmalarınızdan başarılar dileriz.
Mahmut Toprak: Şahsıma bu imkanı verdiğiniz için asıl ben teşekkür ediyorum. Ardahan Haber gazetesi ve sitesini kutlar başarılar dilerim....