-
Sayın Ramazan TAN’a hitaben: (Yazdığı yazıda ki hataları kendisine aittir.)
R. TAN: Büyük şehirlerde yaşam mücadelesi veren ancak gelenek ve göreneklerinden de ödün vermeyen, tarihini ve kültürünü yaşayarak çocuklarınada yaşatmaya çalışan ebebeyinlerin bu haklı beklentilerine cevap vermek adına kurulan dernekler ayak oyunlarına devam ediyor.
Özellikle İstanbul’da kendilerini sivil toplum örgütü olarak gören ama bireysel çıkarlarını ve kariyerizmini toplumun önünde tutanlar yada hep birilerinin arka bahçesi olarak hareket ederek olması gereken güçlü bir Ardahan lobisi oluşumunu engelleyenleri nasıl bertaraf edecegiz.?
Güven DOĞRUYOL: Sayın İlgili, Ardahan LOBİSİ oluşturmak herkesin bir masanın etrafında toplanarak beyninin arkasında sakladığı gizli duygularını ortaya koymasıyla mümkündür. Maalesef siz ve yöneticisi olduğunuz Esenyurt Ardahan Derneği namı diğer (Ardahan Kültür Evi) daha masanın etrafına dahi gelmediniz. Lobi oluşturmak uzaktan ahkâm kesmekle olmuyor bilesin.
Ardahan Dernekler Federasyonu hiç kimsenin ve siyasi bir partinin arka bahçesi değildir. Bunu en iyi bilenlerden biride sensin. Hiç kimseye bu güne kadar Federasyonu muhtaç etmediğimiz gibi bu düsturumuz bundan sonrada devam edecektir. Kaldı ki kimlerin belediyelerin imkânlarından faydalandığı ve o belediyenin ideolojik olarak arka bahçeleri olduğu da malumdur. Gereksiz yere demokrat nutukları atmakla demokrat olunmamaktadır. Yeri geldiğinde bunlara karşı direnme gösterilmelidir. Her şeye muktedir sizler ve tüzel kişiliğiniz bulunduğunuz bölgede yerel olarak her şey güllük gülistanlık mı ki, hiçbir olumsuz gelişme yok mu ki bu konuyla alakalı bir açıklama yapmamaktasınız. (Ama isterseniz ben bir örnek gösterebilirim. Yakından bildiğiniz gibi Yerel Gazetecilerimiz belediye görevlileri tarafından dövülmesi gibi.)
R.TAN: Darma dağın olmuş örgütlü gözüken aslında örgütsüz toplumun altında hep bireysel kariyerizm ve bencillik yattığıda artık herkes tarafından görülüyor.
Güven DOĞRUYOL: Gerçekten bu duygulara katılmamak mümkün değil aynen katılıyorum. Çünkü KİMLERİN kariyerizm ve bencillik yaptığı apaçık ortadadır.
R.TAN: Yıllarca hep siyasilerin arka bahçesi olan bununlada kalmayıp Özellikle de Kars’ı hep sırtında gambur olarak taşıyan bu şirin memleketimiz Ardahan ne zaman gerçek gücüne ve sahiplerine kavuşacaktır.
Kendilerini belli bir süre dernekler içerisinde gören bazı muhterem hemşerilerimiz bakıyorsunuz bir anda kendilerini KAI içerisinde buluyorlar.
KAI içerisinde bulamayanlarda hep ben, yine ben diyerek ayak oyunları sergiliyerek kurnazlıklarına devam ediyorlar.
Güven DOĞRUYOL: Ayak oyunları sergileyecek kişiler toplum içine girmezler. Müzmin hareketlerle bir şeyler yaptıklarını zannederek tribüne oynarlar. Bu güne kadar yaşanan süreçte kimlerin tribüne oynadığını Ardahan Yerel Basınını takip ederek çok iyi analiz edebilirsiniz.
R.TAN: Tüm derneklerin hararetli toplantıları sonucunda kurulması gereken Güçlü bir federesyon ‘un yerine az olsun benim olsun ilkesini benimseyen sadece kendi il derneğinin yönetim kurulunu oluşturan köy dernekleriyle oluşturulan federesyonla birlikte aslında iki şey yaptılar
1) Kendi yönetim kuruluyla devam eden bir dernegin adını degiştirerek Ardahan dernekleri federesyonu yaptılar.
Güven DOĞRUYOL: Bu maddeye cevap vermek için öncelikle Federasyon sürecini bilmek lazım: Bunun için özetlemek gerektiği düşüncesi hasıl olmuştur.
Altı yıllık süreç ve sayısız toplantı sonucunda kurulan ARDAFED dimdik ayaktadır. Federasyon da kimse az olsun benim olsun dememiştir. Federasyon kurucu başkanlığına aday olup kazanamayınca da geri çekilen ve üye bile olmayan Kartal Ardahan Dernek eski başkanı Sn. Ahmet DEMİRBAŞ’ın işyerine tam yedi sefer giderek ve çeşitli toplanı ve dost meclislerinde davet edilmiştir. Kaldı ki aday olan bir kişiyi ve kurumu davet etmeye dahi gerek olmadığını sizlerde çok iyi bilmektesiniz. Çünkü aday olduktan sonra kazanamayınca geri çekilen kişiler Ardahan’a örgütlülük değil sadece hüsran getirir. (Bireysel kariyerizm ve bencillik BİR)
Federasyon kurulduktan sonra Esenyurt Ardahan Derneği (Ardahan Kültür Evi) başkanından Beş veya Altı kez randevu istememize rağmen biz sizleri arayacağız veya Yönetim Kuruluyla görüşelim de ondan sonra demelerine rağmen hep kaçak güreşçi oldunuz. Sanırım bu durumu ya Başkanınız sizlerle paylaşmadı veya paylaştığı halde sizlerde ortak bir toplantıdan kaçtınız. Bunun için sizinle de daha önceden görüşmemize rağmen değişen bir şey olmadı. (Bireysel kariyerizm ve bencillik İKİ) Adı geçen şahsın Yönetim Kurulu Başkanlığından istifa ettikten sonra yeni başkan Sayın Zekeriya DEDE’ye de ziyaretler yapılarak davet edilmiş ve cevap beklenmektedir.
Hanak Dernek Başkanına 3 kez gidilmiş olmasına rağmen diğer ilçe dernekleri üye olsun bizde oluruz diyerek tabiri caizse topu taca atmıştır. (Bireysel kariyerizm ve bencillik ÜÇ)
Göle Dernek Başkanına 1 kez gidilmiş ve telefonla iletişim sağlanarak davet edilmiştir. Sayın başkan biz gerekirse Konfederasyon kurarız diyerek büyük oynamıştır. (Bireysel kariyerizm ve bencillik DÖRT)
Damal Dernek Başkanı baştan varım demesine rağmen daha sonra bizim dışımızda oluşan çeşitli entrikalara boyun eğmiştir.
Avrupa Yakası (Güngören) de ki Posof Derneğinin Genel Kuruluna bizzat katılıp yaptığım gözlen sonucunda Federasyona Üyelik için Genel Kurul’ dan Yönetim Kuruluna yetki devri için Gündem maddesi dahi konulamamıştır. Pendik’te bulunan Anadolu yakası Posof Derneğinin başkanıyla çeşitli defalarca durum değerlendirilmesi yapılmış ama üye olması için henüz pozitif bir gelişme sağlanamamıştır.
Çıldır Derneği (Esenyurt) eski Başkanı Sayın Ercan DEMİR bu konuda en samimi olan biriydi. Her konuşmasında Federasyona üye olunması için telkinde bulunmuş, Genel Kurulunda gündem maddesi konularak Federasyona üyelik için Yönetim Kuruluna yetki devri almıştır.
Fakat kendisi yeniden aday olmamıştır. Yeni seçilen Kemal ŞİMŞİR beye hem hayırlı olsun ve hem de Federasyona üyelik daveti için randevu alınarak gidilmiştir. Yapılan müzakereler sonucunda bizler arkadaşlarımızla konuyu değerlendirerek sizlere cevap vereceğiz demişlerdir. Süreç kısa zamanda gerçekleştiği için henüz bir cevap alınmamıştır.
Esenler Çıldır Derneği ise on yıldır yönetilen Dernek Başkanı tarafından her toplantıya katılmasına rağmen üç ay önce yapılan son Genel Kuruluna kadar hiçbir evrak ve belge hazırlanmamıştır. (Bireysel kariyerizm ve bencillik BEŞ)
R.TAN: 2) Ardahan adına kurulan bölgenin ilk federesyonu olan HOÇ-FED.i Yine Ardahan adına kurulan il derneklerini ve tüm ilçe derneklerini yok sayarak köy dernekleriyle bir çatı oluşturdular
Güven DOĞRUYOL: Şayet Federasyonların kurulmasında bilgi sahibi olunursa HOÇ-FED’in başka bir Federasyon kuramayacağını, ancak Konfederasyon kurabileceğini bilirler.
Federasyon Kurulması için süreç yeniden başladığında birinci toplantı 29 Aralık 2009 da yapıldı. Bu toplantıda bir YÜRÜTME KURULU Kurulmasına karar verildi ve üç kişilik bir kurul oluşturuldu. Yaşar GELER başkanlığında Cevat COŞKUN ve Mehtap KILIÇ bu süre içinde İl, İlçe ve Köy Derneklerini ziyaret ederek kuruluş için 30 yakın Dernek Bakanında imzalı beyan almıştır. Bir ay gibi bir zamandan sonra 6 Şubat 2010 da ikinci toplantı yapıldı ve bu toplantıda ayrım yapmaksızın bir sonraki toplantıya hangi Dernekler idari evraklarını getirirse onlarla Federasyonun kurulacağı duyuruldu. Yürütme Kurulu son toplantının 40 gün sonraya 13 Mart 2010 tarihinde yapılmasına karar verildi. Bu süre içinde de yani bir buçuk ay gibi bir süre de Kurucu olacak Derneklerin Olağanüstü Genel Kurullarını yapmalarını ve Yönetim Kurulların yetki devri almalarını istemiştir. Toplantı günü Çıldır ve Hanak Dernekleri evraklarını yetiştiremediklerini ama mutlaka kurucu üye olmak istediklerini belirttiler. Bunlarla onbir Dernek Kurucu Üyelik için hazır olduğu halde seçime gidildi ve Kağıthane Ardahan Dernek Başkanı Güven DOĞRUYOL 7 oy, Kartal Ardahan Dernek Başkanı 4 oy almıştır. Seçimi kazanamayan Dernek Başkanı evraklarını geri alarak toplantıyı terk etmiştir. İşte size açık bencillik ve bireysel kariyerizm örneği. Yine Kurucu Başkanlık görevini aldıktan sonra yedi olan Kurucu Dernek sayısını ONİKİ’ye çıkararak Federasyon tarihinde bir ilki gerçekleştirdik. Bu konuda gerekli araştırmalar yapılırsa Sivas Der.Fed. 5 köy derneği, Kastamonu Der.Fed. 2 belde ve 4 köy derneği ile kurulmuş olup, bugün adı geçen Federasyonların üye sayıları 57 ve 42 dir. Demek ki kaç dernekle kurulduğu önemli değil kimlerin kişisel egolarını yenerek kurumlara sahip çıkmasıdır. Buradan herkes üzerine düşen payı almasını salık veririz.
Kaldı ki süreç içinde Federasyona üye olan üç il derneği olduğu halde, üye olmayan iki il derneği vardır. Bunlardan biride sizin olduğunuzu (Esenyurt Ardahanlılar Derneği yani Ardahan Kültür Evi) hatırlatmama gerek yoktur.
R.TAN: Tüm bunları yaptıkları yetmezmiş gibi hoçvan içerisinde bulunan ancak kendi federesyonu HOÇ-FED içinde yer almayan dernegin başkanınıda Ardahan Federesyonu içerisne alarak aslında hoçvetin bu sürece gelmesine sebebiyet verdiler.
Güven DOĞRUYOL: Hoç-Fed Dernekler Federasyonuna üye olmayan Dernek Başkanı da bir Ardahanlı olup, üyesi olduğu Beykoz Ardahan Derneğinin temsilcisidir. Her temsilcinin Yönetim Kurulunun tüm kademelerine aday olabileceği bilinmesi gerekir. Bu arkadaşımızda bu hakkını kullanmıştır. Derneklerin özerkliği bizi ilgilendirmemektedir. Kaldı ki bu Derneğin Hoç-Fed’e üye olması gerektiğini de önermekteyiz. Adı geçen kurumun iç işleyişinde ki olumlu hareketler bizi mutlu edeceği gibi, olumsuz gelişmelerinde bizi sadece üzeceğini açık yüreklilikle söyleyebiliriz.
R.TAN: Bence Bölgemizin saygın iş adamlarında biri olan aynı zamanda HOÇ-FED inde başkanı olan Osman Avşar ın istifa noktasına gelip istifa etmesi sebepleri arasında bu ayak oyunuda vardır.
Bilinmelidirki Osman Avşar ‘ın bana göre istifa etmesi hem HOÇ-FED adına hemde Ardahan adına büyük bir kayıptır.
Yine İstanbulda Ardahan’ın çıldır ilçesinin iki tane dernegi olmasına rağmen bu iki dernegide yok sayarak çıldırın bir köy dernegini federesyona almalarının altındada sizce ilçe derneklerinin altını boşaltmak yokmudur.
Güven DOĞRUYOL: Örgütlü toplumlarda bir kurumun diğer kurumun önünü tıkamaması ilkesine inandığınızı sanmaktayım. Şayet ilçe dernekleri ayak direrlerse aklıselim ve gönlü birliktelikten yana olan kurumları harekete geçirirsiniz. Buda aynen böyle olmuştur ve olmaya da devam edecektir.
R.TAN: Kendilerine destek verecek il dernegi bulamadıkları noktada kendilerine desdek sunsun diye sıfırdan bir il dernegi kurdurmaya çalışmalarının altında yatan sepep sizce nedir.
Güven DOĞRUYOL: Metropol bir şehir İstanbul’da İlçeler arasında hemşehri bilincini artırmak, birlikteliği sağlamak için iletişim ve kurumların kullanılması bir gerçektir. Diğer İllerin (Sivas, Tokat, Kastamonu, Samsun vb.) yaptığı gibi her İlçede bir Ardahan Derneği olması kaçınılmazdır. Ama bu kurulan dernekler işgüzarlık değil, örgütlü topluma hizmet ettikleri sürece sakınca yoktur. Bugün Eyüp veya Kadıköy İlçelerinde ki Ardahanlılardan kimlerin haberi vardır.
R.TAN: Federesyonlar güçlü derneklerin bir araya gelerek güç birligi yapması manasını taşımaktadır.
Federesyon un yapmış olduğu kongresine misafir olarak katıldığımızda orada ki özellikle federesyon başkanının ve yöneticilerinin konuşmalarını sabırsızlıkla bekledim.
Hani beklide yapmış oldukları yanlışı anlamışlardır ve bu yanlışlığı telafi edecek şekilde belki tüzük degişikligine giderler diye. Yada ılımlı konuşmalrla katılımcıların tevecuhünü kazanırlar diye …. Oysa kurucu başkan federesyona katılmayan derneklerin ödeyecekleri aydat paraları olmadığından federesyona katılmadıklarını espiri maiyetinde söylemekle yetinerek amac Ardahan sa ferisi tefeaurattan ibaredir diyerek geçiştirdi.
Güven DOĞRUYOL: Genel Kurula üye olarak katılmanız varsa sizlerin tespit ettiği eksiklikleri Genel Kurula sunmanız ve değişiklikleri sağlamanız gerekirken misafir olarak katılmanız dahi sizleri üzmemiştir. Bizler bundan önce olduğu gibi bundan sonrada Federasyonun Tüzel Kişilik haklarını koruyacağız ve neden diğer dernekler üye olmuyor denildiği zaman bizlerde tespit ettiğimiz eksiklikleri kamuoyuyla paylaşacağız. Genel Kurul’da neden İL ve İLÇE dernekleri üye olmadı manasında gelen bir soruya yapılan toplantılardan alınan sonuçlar gereği dört seçenekli bir açıklama yapılmıştır:
A) Derneklerin Genel Kurul yaparak Yönetime Yetki Devri almadığı ve bundan dolayı idari evraklarını halen hazırlamadıkları,
B) Federasyona katılım payı olan 750.- TL parayı ödeyemedikleri,
C) Yönetim Kurulu kararıyla bildirilmesi gereken 5 temsilcilerinin dahi olmadığı ve herkesin dile getirdiği tabela derneği oldukları,
D) Bireysel Kariyerizm ve egoistliklerinden dolayı. Yani ben Federasyon Başkanı olursam Derneğimi üye yaparım yoksa bekler uygun zamanı beklerim diyen Dernek Başkanları olduğunu toplumun bilmesi gerekmektedir. Bir deyim vardır “Kurt Puslu Havayı Sever” diye, fakat üye dernekler kimseye asla bu puslu havayı göstermeyeceklerdir. Çünkü şuanda üye olan 15 derneğin içinde sayısızca kişi Federasyon Başkanı yapabilecek bilgi, kültür ve birikime sahiptir.
Yani dışarıda bekleyip entrika yaratmakla FEDERASYON BAŞKANI olunamayacağı herkes tarafından bilinmesi gerekmektedir.
R.TAN: Mikrofonu alan köy dernekleri Ardahan’ı yeniden feth etmişlercesine sadece kendilerini haklı görerek dışlayıp altını boşaltmaya çalıştıkları ilçe derneklerini suçlamayla yetindiler.
Sonuç olarak bu gün HOÇ-FED yaşanan bu sıkıntı belkide yarın başka ilçe derneklerinde yaşanacaktır. Oysaki insanlar federesyonu bölgesel derneklerin altını boşaltmak için degil güçlü dernekleri bir araya getirerek bölgede söz sahibi olmak ,çevresine ve bölgesine sahip çıkarak yardımcı ve destek olmak için kurarlar…… baştanda dedik ya Ardahan ve ayak oyunları ne kadarda biri birine yakışıyor.
Güven DOĞRUYOL: Sayın Ramazan TAN’ın Federasyon Kurulmadan önceki bir yazısını hatırlatmak istiyorum. Bu yazısının ana teması şu idi. “Ardahan Federasyonunu kim ve kimler kurarsa onların ellerinde öpeceğim” demiştir. O gün bu şekilde konuşan bir Ardahan sevenin bugün neden böyle bir yazı kaleme aldığının anlamak çok güçtür.
Kerameti kendinden menkul bazı şahıs, kendince basın mensubu ve kurumların ARDAHAN DERNEKLER FEDERASYONUNU yıpratmak için kaleme aldıkları sadece kişisel düşüncelerini yansıtan ve buna da makale dedikleri ve yeri yerinden oynatdığını sandıkları yazılarını yazdıktan sonra bir Ardahanlı olarak kendilerinin yazıyı bir başkalarına okutarak analiz yapmalarını yeğlerim.
R.TAN: Sivil toplum örgütleri içerisinde kendini gören herkesin kendilerini yeniden gözden geçirmeleri dilegiyle saygılar sunuyorum.
Güven DOĞRUYOL: Özellikle bu cevabı yazmadan önce Ramazan beye telefon açtım cevap vermedi, ertesi gün aradığımda işlerinin yoğun olduğu ve daha sonra bana döneceği mesajını attı. Ama aradan 5 gün geçmesine rağmen halen arayacak.
Uzun sözün kısası AYAK OYUNLARI Federasyon içindeki kişiler tarafından değil, ne yazık ki Federasyon dışında kalan DERNEKLER tarafından oynanmaktadır.
Bazı gerçeklerin bilinmesi ve Ardahan Kamuoyunun doğru bilgi alması ilkesiyle bu cevap yazılmak durumunda kalınmıştır. Değerli vaktinizi aldığımız için şimdiden özür dileriz. En derin saygılarımızla:
Kamuoyuna arz ederim.
Güven DOĞRUYOL
ARDAHAN İLİ DERNEKLER FEDERASYONU
KURUCU GENEL BAŞKANI