İnsanın ve insanlığın tehlikeye doğru sürüklendiğini gördüğünde insan olarak sorumluluk hisseden, başım gitse de ben bu yanlışın önüne geçeceğim diyecek kadar gözü pek bir insan olmak, hayatta her insana nasip olmuyor. Çünkü bir insanın bunu yapabilmesi için; öncelikle doğrunun ne olduğunu bilen, kişiliği sağlam, insanları seven, sorumluluk sahibi bir insan olması gerekir.
Toplumun bir tehlike ile karşı karşıya olduğunu gördüğünde, bu tehlikeyi engellemek için sorumluluk hissedip gerekenleri yapmaya çalışan yiğit insan, kötülüğü yapacak kişi bir Kaymakam da olsa; ''Bu gittiğiniz yol doğru yol değil, bu yaptıklarınız yanlıştır, gittiğiniz yol çokmaz yoldur'' diyecek kadar sözü açık ve net söyleyen aklıselim bir insan. Bu insan; Göle Muhtarlar Derneği Başkanı Yunus YILMAZ'dır.
Bir Kaymakam'ın, bir İlçe Başkanı ile 54 Köy Muhtarlarını karşıkarşıya getirip, kavga ettirmek istemesi ve Göle'mizi kana bulayacak iftirayı atması üzerine; Yunus Yılmaz; bu facianın önüne geçmeye çalışan insandır. ''Ben bu başkanı çarşının ortasında muhtarlara dövdürteceğim.'' diyen gözü dönmüş, Provakatör bir idareciye ''Bu gittiğiniz yol doğru yol değildir, bu yolunuz çıkmaz yoldur'' diyen aklıselim makul bir insandır, Yunus YILMAZ.
Ya Göle'de yaşananların bir provakasyon olduğu hissedilmeseydi, diğer birçok muhtarın farkında olmadığı gibi; Yunus YILMAZ da farkedip karşısında durmasaydı, sorumsuz ve kişiliksiz davransaydı, ne olurdu Göle'mizin hali? Bir İlçe Başkanı'na iftira atılmıştı. 54 Köy muhtarı bu bir İlçe Başkanı'na saldırtılıyordu. Oysaki O İlçe Başkanı; Fakir insanların çektikleri krediden alınan paranın neden alındığını sorgulamıştı. Bunu aynı zamanda hükumetin Göle'deki temsilcisi olarak sorgulamıştı. Alınan rüşvete duyarsız kalmamıştı. İnsan olarak O İlçe Başkanı da bana ne dememiş, kişilikli her insanın yapması gerektiği gibi, yanlışın karşısında durmuş ve kredi çeken fakir vatandaşlardan alınan paranın neden alındığını sormuştu.
Ak Parti İlçe Başkanı elinden parası alındığı için şikâyete gelen vatandaşı idare etmenin yolunu pekala deneyebilirdi. Rüşveti alan O idarecinin zülfüyarine dokunmadan durumu idare edebilirdi. Her iki tarafa karşı da hoş görünebilirdi. Fakat bu şahsiyetsiz va karaktersiz, iki yüzlü insanların göstereceği bir davranıştır. Bu davranış toplumun sorumluluğunu taşıyan örnek insanların kesinlikle yapamayacağı bir davranıştır.
Bu İlçe Başkanı yolsuzluk yapan provakatör bu veya bunun gibi idarecilerin sırtlarını sıvazlayıp, onlarla iyi geçinebilirdi. Peki o zaman nasıl olacaktı? Zaten fakir fukara olan bu insanların çektikleri krediden pay alan bir Kaymakam'ın yaptıklarını kim sorgulayacak? Yapılan hırsızlıkların temelinde yatan sebeplerin başında biz vatandaşların veya sorumlu kişilerin ilgisiz kalması yok mu?
İşte böyle ahlâksız bir davranışı ve davranışları sorgulayan bir İlçe Başkanı'na iftira atıldığında, iftiranın yol açacağı tehlikeyi farkedip, önü alınmaz olayların meydana gelmesini engelleyen aklıselim düşünen, her türlü tehtide rağmen şahsiyetinden taviz vermeyen, doğru bildiği yoldan bu güne kadar vazgeçmeyip insanlarına örnek olan, makul insan Yunus YILMAZ'ı tebrik ediyorum. Göle ve Ardahan'ımızda böyle karekterli kişilerin bulunmasından ötürü çok mutluyum. Göle Muhtarlarını da karakteri böylesine düzgün, aklıselim bir kişiyi kendilerine başkan seçtikleri için tebrik ediyorum ve başkanlarına sahip çıkıp, destek olmaları gerektiğini düşünüyorum.
Saygı ve sevgilerimle...
Hakan Çapan