Kızılateş; “Batıda bir bakıyorsun kentler bir yıl içerisinde değişiyor. Göle İlçesi de yeniden şekillenen kentleri baz alarak değişim ve dönüşümden payını alarak, her yönüyle yeniden bir yapılanmaya gitmelidir” dedi.
GÜÇLÜ BİR LOBİSİ OLMALI
Yüzyıllardır kentte sessizce gezinen, diz boyu yoksulluktan dolayı, göç olgusu kentin gelişimine engel olsa da, göz ardı edilen yatırımların Göle ilçesine getirilmesi için önce güçlü bir Göle lobisinin oluşması lazım diyen Kızılateş Temizlik Güvenlik Şirketinin Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Kızılateş: “Bir kentin nasıl daha çekici olabileceğinin formülünü bulmak için, ülkemizde birkaç projeyi inceleyerek, kentimizi nasıl inşa edebileceğinize dair adım adım bir süreci başlatılabiliriz” dedi.
KAZ YADA KAŞAR PEYNİRİ HEYKELİ
Şimdi Göle ilçesinin bir simgesi, bir sembolü yok, Göle Belediyesi ve gurbetteki Dernekler 3 tane çam fidanını bir araya getirip “logo” yapmış, Göle ilçesini anımsatmaya çalıştığını vurgulayan işadamı Kızılateş, “Türkiye’nin bir çok ilinde lezzetle yediğimiz kazımız ve son yıllarda Türkiye’de marka haline gelen kaşar peynirimiz var. Öncelikle ilçenin görünen bir yerine bir tane ”kaz heykeli” ya da bir “Kaşar Peyniri” heykeli yapılarak önce İlçenin simgesini oluşturmalıyız. Batıda bir bakıyorsun kentler bir yıl içerisinde değişiyor. Göle İlçesi de yeniden şekillenen kentleri baz alarak değişim ve dönüşümden payını alarak, her yönüyle yeniden bir yapılanmaya gitmelidir” şeklinde konuştu.
Göle ilçesine gittiğinizde nasıl bir kentle karşılaşıyorsunuz?
Kızılateş: Duygusal anlamda sorarsınız. Gurbetten İlçeye girerken bütün vücudum diken diken oluyor. Heyecanlanıyorum. Bir sevdaya, bir aşka kavuşmuş gibi mutlu oluyorum. Ama yaklaştıkça bu mutluluk üzüntüye dönüşüyor diyebilirim. Çünkü Göle’leye Kars yolundan girince, yüksek oranda kazaya yola açan yanlış konumlu bir yol kavşağı önümüze çıkıyor.
Göle şehir merkezine girerken, oto sanayi ile karşılaşılıyor. Şehrin içinde, sanayi atıkları, yağ ve kirle buluşmanın üzüntüsünü yaşıyoruz. Bu kirli görüntü bir kente yakışmıyor. Küçük bir sanayi sitesiyle bu sorun giderilebilir. Nasıl derseniz, Orhan Atalay gibi bir çalışkan, hükümette sözü geçen bir milletvekilimiz var. Yeterki proje üretilsin.
Bir kentin kimliğin oluymasında olmazsa olmazı otogarlardır. İlçenin ortasında harabe görünümünde oto garla karşılaşıyoruz, şehrin içerisine doğru baktığınızda dış cepheleri bozuk dükkânlar ve kamu binaları, yollar yağmur yağdığında Su dolu çukurlarla dolu. Alt yapı çalışmasından dolayı galibe yollar bir türlü bitirilmedi.
Erzurum’dan Göle ilçesine girerken sağ tarafta çöpler, taş tozları ve atıkları karşılıyoruz. Bütün bu kirli görüntülerle karşılaşmak tabiî ki insanı üzüyor.
Biraz daha ilerlersek, duvarları yıkılmış mezarlık. Bir kent insanını manevi duygularını tatmin etmek için Mezarlığın duvarlarını yapılması kadar güzel bir şey olamaz.
En önemlisi otopark sorunudur. Gelecekte bu sorun dahada artacaktır. İlçe içerisinde park etmiş araçlardan dolayı insanlar gezmekte zorluk çekiyor. Bu nedenle Göle ilçesinde otopark sorun var. Bir halk pazarı yok, çamur içinde tezgâhlar kuruluyor. Kentin kimliğini oluşturan, Otogar sorunu halledilmemiş bir ilçeden söz ediyoruz.
Göle belediyesi öncelikle İlçenin otogar ve Pazar yeri sorununu çözmek için mevcut otogarı üç katlı olarak yaparsa, altı otogar, üst katı otopark, üçüncü katıda halk pazarı olarak kullanılırsa kent bir güzelliğe kavuşur. Diğer yandan belediyenin geliri artar, kentin cazibesi artar diye düşünüyorum.
Dışarıdan kalabalık bir şekilde Göle’ye gelindiğinde konaklayacak yer bulamıyoruz. Geçen yıl bayram günlerinde açık lokanta bulamadık.
İlçenin konaklama ve yiyecek içecek mekan sorunları da var.
Gurbetten gelen hemşerilerimiz konuklama sorunu ve eğlence mekanları olmayınca başka tatil beldelerine gitmek zorunda kalıyorlar. Bu nedenle İlçemizde yapılan festivaller ve tatil dolayısıyla gelenlerin rahat edebilmesi için eksiğimizi gediğimizi bitirirsek tatilci sayımızı artırırız.
Seçildiği günden beri Yılların birikmiş sorunlarını çözmek için yoğun bir şekilde çalışan, Göle Belediye Başkanımız Akın İsmailoğlu bu kadar sorunu tek başına çözemeyeceğini öncelikle bilmeli. Göle ilçesinin değişim ve dönüşümü yaşaması için güçlü bir dayanışma grubuna ihtiyaç vardır. Gurbete bunun için çok gönüllü Göle’li hemşerimiz olduğuna inanıyorum.
GÖLE EVLERİ YAPILMALI
Bir işadamı olarak Göle’nin kalkınması, değişim ve dönüşüm sürecinin başlaması için işin neresinden başlanmalı?
Kızılateş: Kimliksiz kentlerde kimlikli insanlar yetişmez. Bu anlamda kente bakış açılarımız değiştirip, Modern bir kent planlama anlayışıyla yola çıkarsak, “Kentlerin Büyümesinde İtici bir güç olarak yapı Kültürü’nü geliştirmiş oluruz. Bu nedenle yaşanılabilir, kimlikli bir kentin oluşmasında birinci adımı atmış oluruz.
Göle İlçesinin gurbette çok başarılı işadamları, İnşat mühendisleri mimarlar gibi mesleğinde başarılı hemşehrilerimiz vardır.
Herkes memleketini sever ve karşılıksız bir şeyler yapmayı görev bilir. Bu saydığım değerlerimiz ve STK’ları Göle’de bir toplantı yaparak Göle’nin bir turizm kent olması için neler yapılabilir, Öncelikle İlçenin Turizm imarı yapılarak işe başlanabilir. Örneğin okçu yaylasından kayak tesisleriyle yola çıkarak yazlık, kışlık evler, otellerin imarları öncelikli masaya yatırılırsa, gurbetteki hemşerilerimizin yönünü ilçeye çevirmiş oluruz. Ve Hayallerimizin gerçeğe dönüştürme sinyallerini vermiş oluruz.
Saydığım projelerin başında gurbette 350 bine yakın Göleli hemşehrimiz yaşıyor. Eğer Göle Belediyesi Çakırüzüm’e giderken korçum yamacına yazlık evler yaparsa ve ya imarını çıkarıp bir müteahhit verirse inanıyorum ki bir yılda 250 ev satılır. Gurbet stresinden bıkan, özellikle istemeyerek, gurbete giden emekliler proje gerçekleşirse her yaz ve kış bin kişinin üzerinde hemşehrierimiz gelir Göle ilçesinde yaşar. İşte bir gelir. Sonuç olarak Göle ilçesinin cazibe merkezi olması için, kimliğinde Göle yazan herkes elini taşın altına koyup bir şeyler yapmak mecburiyetindedir.
Yorumlar
Kalan Karakter: