Cezalar caydırıcı değil

Ardahan Merkeze bağlı Ardıçdere ( Yukarı Torağsev) köyünde yaşayan 30 yaşındaki çiftçi Muhammet Penbe, yaşanan hırsızlık olaylarında cezaların caydırıcı olmaması nedeniyle yeni hırsızlık olaylarının büyük artış gösterdiğini söyledi.

Ardahan’ın temel geçim kaynağının tarım ve hayvancılık olduğunu aktaran Penbe, Ardahan genelinde hayvan hırsızlığı bölgenin en büyük sorunu olduğunu, bundan dolayı çiftçilerin bu sorun nedeniyle göç ettiğini vurguladı.

Daha önce hayvanlarının çalındığını belirten Penbe, yoğun mücadele sonucunda hayvanlarının bulunduğunu ve hırsızlık olayını gerçekleştiren zanlıların yakalandığını, olayın mahkemeye intikal ettiğini ve davanın iki yıldır sürdüğünü söyledi.

DAVADAN VAZGEÇMEK İÇİN ÇETE BASKI KURUYOR

Penbe, “Hayvanlarımızı çalan şebeke yakalandı, biz mahkemeye verdik. Kamyonu süren A.A adlı kişi havyaların çalıntı olduğunu ve bile bile aldığını söyledi. Çalıntı hayvanları kendi kasap dükkanında uygunsuz bir şekilde kesip satacağını itiraf ettiği halde olayı gerçekleştiren zanlılar dışarıda haytalarına devam ediyorlar. Hırsızlık olayını gerçekleştiren çete, bizim davadan vazgeçmemiz için çeşitli yollarla baskı kurmaya çalıştılar.  Çete, geri adım atmadığımız için otumuzu da yaktı. Konunun özü, hayvan hırsızlığı organizeli bir şekilde yapılıyor, hayvanları çalan şebeke hayvanları elde çıkaramıyorsa başka bir şebeke vasıtasıyla hayvan sahipleriyle diyaloga girip yüklü para karşılığında kendilerine hayvanların teslim edileceği konusunda organizeli çalışmalar yürütülüyor” dedi.

BU SORUN GÖÇÜ TETİKLİYOR

Sonuç olarak hayvan hırsızlığı sayısının artması ve sürekli hale gelmesinin en büyük sebebinin cezaların caydırıcı olmaması ve uygulanmamasıdır diyen Penbe: “Hayvanları çalan kişi mahkemeye çıkıyor ve ifadesi alındıktan sonra serbest kalıyor. Hırsızlık olayına karışan kişi yada kişiler serbest kaldığı için yeni olaylara karışabiliyor. Ardahan küçük bir yer, hayvanları çalınan kişi ile hırsılar birbirini tanıyor ve sokak aralarında görebiliyor. Beladan uzak durmak isteyen mağdur kişiler, hırsızların baskısında ve korkusunda uzak durmak için göç ediyor. Yani kısacası, aileler arasında düşmanlık artıyor ve huzursuzluk başlıyor. Benim gibi dik duran insanlar ise adaletin tecelli edeceği günü sabırsızlıkla beklerken, adaletin gecikmesi nedeniyle ümitlerini kaybediyorlar. Buda toplumsal sorun olmaya başlıyor ve hırsıların eli güçleniyor” şeklinde dert yandı.