Ak Parti Ardahan Milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay, 23 Haziran’da yenilenecek İstanbul seçimi öncesi Maltepe sahili Avşar Cafede Ardahanlı hemşerileri ile bir araya geldi.
Ardahan Eğitim Vakfı Başkanı İlter Avşar’ın ev sahipliği yaptığı yemekli buluşmaya Posof Belediye Başkanı Cahit Ulgar, Ak Parti Ardahan Belediye Başkan adayı Yunus Baydar, Fatih SGK Müdürü Coşkun Bilgin, Esenyurt eski Belediye Başkan yardımcısı Turgay Çoban, Pendik Ardahan İl Derneği Kurucu Başkanı Adnan Köroğlu, Maltepe Ardahanlılar Derneği Başkanı Yaşar Geler ve çok sayıda STK yöneticisi katıldı.
ESENYURT’TA TÜRKİYE KAZANDI
Toplantıda Ak Parti Ardahan Milletvekili Prof. Dr. Orhan Atalay, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Ardahanlıların en çok yaşadığı Esenyurt’ta, Belediyenin yerel seçimlerinde Ak Parti’den CHP’ye geçmesi sorusu karşısında Atalay şunları söyledi: “Demokrasi ile yönetilmeyen ülkelerde savaşla, kavgayla, yıkımla el değiştirir. Çok olan yönetimi ele geçiriyor. Dolasıyla Türkiye’de oturmuş böyle bir demokrasi var. Yerel yönetimler, genel yönetimler sandıkla, seçimle vatandaşın oyu ile gelir gider. Bir gün orası kazanır, bir gün burası kazanır. O bütün yönetimin topluma katkısı demektir. Herkesin farklı bakış açısı vardır. Farklı projeler farklı hayaller var, yönetimler değişince hayat bulur. Bu açıdan ben demokratik sistemlerde kazanan ve kaybeden diye bir ayrım yapmıyorum. Herkes kazanıyor. İsim değişir, tabela değişir, parti değişir buda işin doğasında olan bir şeydir. O yüzden Ak Parti şurayı kazandı, şurayı kaybetti demiyorum. Tüm Türkiye kazanıyor. Benim Felsefi bakışım bu. Kazanın artıları vardır kaybedenin eksileri vardır. Dolaysıyla kaybedicinde kendisini aynanın önünde çek etmesi gerekiyor. Önemli olan ülkenin istikrarlı bir şekilde yol haritasının olması ve herkesin ülkeyi, ili, ilçeyi daha ileri bir evreye taşımak için farklı alternatifler sunması ve bunu başarmasıdır”
DİYANETİN CUMHURBAŞKANINA KILDIRDIĞI NAMAZ UYDURMADIR
Twitter’de Enderun teravihi ile ilgili yaptığı paylaşımlarda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı eleştirmediğini savunan Atalay, “ Orada ne Erdoğan’ın adı var ne de eleştiri var. Ben ilahiyatçıyım. Ben kendi canımı korumak, kendi düşüncemi, kendi inancımı koruma konusunda bir güce sahibim. Bir yanlışlık gördüğüm zaman uyarmak gibi bir görevim var. Bu kim olursa olsun, ona bakmam ki ben. Burada bir icat var. 1831 de bir icat var. Şimdi Enderun Teravi diye bizim dini kaynaklarımızda bir kavram yok. İbadet ile ilgili bizim yegâne rehber almamız gereken peygamberdir. Bu dinin ilk öğretmen peygamberdir. Peygamberde bize diyor ki ibadet konusunda ben vahiy alıyorum. Cebrail bana öğretiyor, bende size öğretiyorum. Dolaysıyla benim öğrettiğim ne dışına çıkın ne de artırın ne de eksiltin. Bu mekanizma Dini tahrifattan jenerasyondan koruyan en önemli şey, Peygamberin örnekliği. Peygamber dışında hiç kimsenin din konusunda bir şey vaaz etme ya da bir şey koyma ve kaldırma yetkisi yok. Zaten onu söylüyorum. Ne demişim bu bir bidattir. Bir uydurmadır. Yani 1831 de sadece İstanbul’da kılınmış ama bu gün dünyada böyle bir Teravih ne Mekke’de var, ne Medine’de var, ne Taşkent’te var ne de Tahran’da var. Çünkü dinin kaynaklarında yok. Bunu özelde üzerine alınacak olan varsa bu da Diyanet teşkilatıdır” diye konuştu.
TAYYİP BEY’E AYKIRI GÖRÜŞLERİM VARSA YİNE SÖYLERİM
Sosyal medyada yaptığınız paylaşımlar için partiden her hangi bir uyarı almadığını açıklayan Vekil Atalay, “ Daha öncede partinin genel görüşlerine aykırı beyanatlarda bulunmuş bir adamım. Yani Parti bunu çok dikkate almış olsaydı, bana ihraç yolu göstermiş olurlardı. İşte CHP’nin Öztürk beyi ihraç etiği gibi. Ak Parti o manada en demokratik parti. Bakmayın siz, mesela Tayyip beyin bile bazı görüşlerine aykırı görüşlerimi kamuoyuna paylaşmışımdır. Ama bu güne kadar ne silleye çekildiğim oldu ne muhakemeye tabi olduğum oldu. Yani bunları kendi aramızda konuşabiliriz. Ben bunları kamuoyu ile paylaştım hepsi bu kadar” ifadelerine ye verdi. Haber Merkezi
Yorumlar 6
Kalan Karakter: