Ardahan’ın Çıldır ilçesinde, Karaçay Kanyonu’nun ortasında sarp kayalıkların zirvesine kurulmuş olan Şeytan Kalesi, hem tarih meraklılarını hem de doğaseverleri kendine çekmeye devam ediyor. Mimari yapısı ve konumuyla, ünlü Haşhaşîler’in lideri Hasan Sabbah’ın İran’daki yönetim merkezi Alamut Kalesi’ne benzerliği ile dikkat çeken bu eşsiz yapı, görenleri büyülüyor.
Tarihi ve Mimarisi
Şeytan Kalesi’nin kimler tarafından ve hangi tarihte yapıldığı kesin olarak bilinmiyor. Ancak kalenin kökeninin M.Ö. 1000’li yıllara, Urartular dönemine kadar uzandığı iddia ediliyor. Kale, tarih boyunca Medlerden Perslere, Makedonyalılardan Romalılara, Sasanilerden Selçuklulara, İlhanlılardan Akkoyunlu ve Karakoyunlulara, Osmanlılara kadar birçok medeniyete ev sahipliği yaptı.
Kale, yüksek dağların sardığı dar ve dik bir vadinin ortasında, stratejik bir noktada inşa edilmiştir. Yapıldığı dönemde kalenin, vadiden geçen kervan yollarını kontrol etmek için kullanıldığı düşünülüyor. Şeytan Kalesi’nde; dereye kadar inen bir merdiven, su sarnıcı ve şapel kalıntıları yer alıyor. Ayrıca kaleye gizli bir giriş kapısının bulunması, buranın savunma amaçlı ne kadar güçlü planlandığını da gösteriyor.
Neden “Şeytan Kalesi”?
Kaleye “Şeytan” adının verilmesinin kesin nedeni bilinmemekle birlikte, yapının bulunduğu bölgenin çetin doğa koşulları, zorlu ulaşımı ve kaleye uzaktan bakıldığında görülen şeytani görüntüsü bu isimle anılmasına yol açmış olabilir. İki yanında yükselen burçların, bir hayvan kafasını veya şeytani bir yüzü andırması, bu görüşü destekliyor. Tarih boyunca kale, “Kal’a-ı Şeytan”, “Kaçış”, “İblis Hisarı” gibi farklı isimlerle de anılmıştır.
Efsanesi
Şeytan Kalesi’nin ününü artıran en önemli detay ise kuşaktan kuşağa aktarılan efsanesidir. Rivayete göre; bir kralın kızı ağır bir hastalığa yakalanır. Dönemin en iyi hekimleri, büyücüleri ve bilicileri çağrılır ancak prenses kurtarılamaz. Büyük acı yaşayan kral, kızını hazineleriyle birlikte üç kaleden birine gömmek ister. Ancak mezarın yerini kimsenin bilmemesi gerekmektedir.
Kral, en güvenilir askerlerini görevlendirir. Askerler üç farklı kaleye mezar kazsa da, prenses yalnızca birine gömülür. Sabah kralın huzuruna çıktıklarında, kral onlara “Kızımın nereye gömüldüğünü bilen oldu mu?” diye sorar. Askerler “Hayır” yanıtını verir. Bunun üzerine kral, sırrın sonsuza kadar gizli kalması için tüm askerlerini öldürtür. Bu yüzden bugün hâlâ prensesin hangi kaleye gömüldüğü bilinmemektedir.
Sosyal Medyada Popülerliği
Son yıllarda özellikle sosyal medya sayesinde yeniden keşfedilen Şeytan Kalesi, Ardahan’ın en çok ziyaret edilen turistik yerlerinden biri haline geldi. Zorlu doğa şartlarına rağmen patika yollarla ulaşılabilen kale, eşsiz manzarası ve gizemli atmosferiyle ziyaretçilerini büyülüyor.
Hem tarih hem de doğa meraklılarının uğrak noktası haline gelen Ardahan’ın Şeytan Kalesi, gizemli geçmişi, etkileyici manzarası ve Alamut Kalesi’ne benzerliğiyle ziyaretçilerine adeta başka bir dünyaya yolculuk vaat ediyor.
Yorumlar
Kalan Karakter: